6 yıl boyunca bodytr’yi yönetmemden olacak, fitness sektörüne ağ kurmuş sinsi bir örümcek gibiyim. Kıyıda köşede bir hareketlilik olsa, çalışma odamdan bu titreşimleri fark etmem hiç de zor olmuyor. Artık eskisi gibi takip etmesem de, en azından önemli gelişmeleri atlamam mümkün değil. Fakat, bugün size son gelişmelerden değil, fitness dünyasında kendine has bir yer edinmiş olan, yılların eskitemediği dostumuz Fabio’dan bahsedeceğim.
İnternetteki yabancı fitness ortamlarında, Fabio diye bir fenomen var, daha doğrusu Fabio Fitness. Fabio’muz ilginç bir arkadaş, her şeyden önce şaka değil, gerçek. Jim Carrey ya da Terry Crews gibi bilinçli bir “fitness parodisi” yok ortada ama insanlara komik geliyor Fabio Fitness DVD’si, daha doğrusu bu DVD’nin kapağı. Tanımlaması güç, fakat hepimizin sezebileceği bir komiklik bu.
Bugün yine bir yerde karşıma çıkınca merak ettim, acaba kimdi bu Fabio, neden bir fitness DVD’si yapmıştı ve şimdilerde ne yapıyordu? İlk olarak, Fabio Fitness DVD’si üzerinden onun tam adını tespit etmekle işe başladım: Fabio Lanzoni.
Boş zamanlarında jigololuk yaptığını sandığımız dostumuzun aslında bir model olduğunu öğreniyoruz (sayılır mı bilmem?). Kendisiyle ilgili ciddi tahminim ise Harlequin romanlarının kapağında yer aldığıydı. Bunun sebebi, bu romanların geçkin kadın cinselliğine hitap etmesi ve Fabio gibi dostlarımızı birer seks objesi hâline dönüştürmesi. Gerçekten de böyle Fabio; 1,90 boyu, bronz teni, uzun saçları ve Feriştah’ın düşlerindeki edeleleriyle, post-menopause kitleye hitap eden gündüz düşlerinden fırlamış bir imajı var onun. Websitesine girdiğimde ise yanılmadığımı görüyorum, gerçekten de birçok aşk romanının kapak çocuğu olmuş Fabio.
Aynı zamanda çeşitli film ve dizilerde de rol alan Fabio, ifadesiz ve sıradan çehresiyle bu alanda pek yükselememiş. Yine de güncel çalışmalarda yer aldığı oluyormuş. Ayrıca gösteri dünyasının merkezlerinden birine yerleşmiş bir Milanlı kendisi, yani Kaliforniya’ya. Bu notu da düşelim.
Fabio’yla ilgili ilginç olan şey ise, bugün kendisini bir espri unsuru hâline getiren imajından asla vazgeçmemesi. 20 yıl sonra bile aynı uzun sarı saçlarıyla salınan Fabio, sanırım kendine ait olan, birtakım doğal takviye gıdaların tanıtımlarında da modellik yapıyor son günlerde. Bu noktada, imajının bir şekilde dikkat çekmesini kompleks hâline getirmeyip geri adım atmaması ve bir şekilde avantaja çevirmesi takdire şayan. Nitekim nice GAP, Hugo Boss modelinin adını sanını bile bilmeyiz, ya da bilmesi gereken de zaten biz değil kadınlardır, bilemiyorum.
Fabio’nun çalışmaları için, tıpkı imajı gibi 90’lardan kalma mütevazı internet sitesine girebilirsiniz: http://www.fabioinc.com/
Kendisiyle ilgili “Avrupa tipi prens saçlı” yorumum ise People dergisinin 1993 yılında katıldığı bir görüş olarak kayıtlara geçsin.
bu karakterin hikayesi biraz eskilere götürdü beni.70 li yıllarda İstanbul Divan otelinin caddaye bakan tarafında….varlıklı oldukları belli orta yaş ve üstü hanımlar otururdu pastanasinin bahçesinde…etraflarında /yada ,yanlarında böyle tipler olur, başlangıcında çok anlamlı bulmazdım…sonraları öğrendimki ne amaçla orada olduklarını…insanının olduğu yerde ,kültürler ne olursa olsun davranışlar ve beklentiler çok değişmiyor.
Katılıyorum. Ama bu gizli dünyayla ilgili bilmediklerimiz de çoktur. Geçen gün berberde bir jigolo hikayesi dinledim, doğru mu bilmem ama kahramanımız dehşet çirkin bir tipmiş. Yoluktan mı, fantezi amaçlı mı, hepsini geçtim gerçek mi bilmem ama, sonuçta bu iş çeşitli şekillerde var.